Haberin linki: http://www.bursadabugun.com/yazarlar/feridun-eyupoglu-122/bursa-nin-lokomotifi-olmak-28037.html
Bilim ve teknoloji gelişmenin lokomotifi.
Yani akademik dünyayı baştacı etmemiz şart.
Neticede yüksek kalitede yüksek öğretim kurumlarına ihtiyacımız olduğu aşikar.
Özellikle de Bursa gibi ekonominin kalbi olan kentler için.
Bursa’nın uzun süre sadece bir üniversiteye sahip olması bu anlamda ciddi bir kayıptı.
Şimdi iki tane var. Ama hala yetersiz.
Üstelik bir de nicelikten öte halletmemiz gereken bir nitelik meselemiz var dünyayı yakalamaya çalışırken!
Bu anlamda hızlı ama emin adımlarla koşmaya çalışan Bursa Teknik Üniversitesi bir örneklik teşkil etme çabasında.
Henüz on yaşında bu genç üniversitemiz.
Bebeklik dönemleri zordu. Ama özellikle son yıllarda hak ettiği ilgiyi görmeye başladı.
Ve artık adından söz ettiriyor.
Yakında YKS sonuçlarını öğrenip tercih yapacak gençler için önemli bir adres konumunda artık!
Daha da önemlisi birlikte iş dünyasının da kendine alan bulabildiği bir akademik yapı var karşımızda.
Dolayısıyla kentimiz adına giderek değer kazanan bu kuruma daha yakından bakalım istedik.
Ve bugüne ulaşan sürecin mimarı olan Bursa Tenik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Arif Karademir‘le gidişatı masaya yatırdık.
Ulaşılan fiziki büyüklük; 6 fakülte, 2 enstitü, 1 yüksekokul, 10 araştırma merkezi, Merkezi Araştırma Laboratuvarı (MERLAB) ve Bursa Teknoloji Transfer Ofisi (Bursatto) olarak karşımıza çıkıyor öncelikle.
Ve 24 bölümde verilen lisans eğitimi ile geleceğin mühendisleriyle bilim insanları yetiştiriliyor.
Nasıl mı?
“Öğretim üyesi kadromuz gün geçtikçe genişlemekte, yeni bölümlerle eğitim-öğretim ve araştırma alanlarımız çeşitlenerek zenginleşmektedir.
Öğrencilerimize çağdaş laboratuvar imkânı ve bilim olanakları ile eşsiz bir araştırma ortamı sunmaktayız.
Son teknolojiye sahip cihaz ve donanımlardan oluşan zengin laboratuvarlarımız, bir taraftan sanayinin ihtiyaçlarına cevap vermekte, diğer taraftan da çok sayıda projeyle akademik çevrelerin takdirini kazanarak seçkin bilim insanlarının aramıza katılmasını hızlandırmaktadır”.
“İngilizce hazırlık sınıfı eğitimi ne düzeyde?” derseniz… İşte yanıtı.
“İngilizce’yi anadili olarak konuşan okutmanlarımız toplam kadromuzun en az üçte birini oluşturmaktadır. Hazırlık sınıfımız sıradan bir hazırlık sınıfı olmayıp, yabancı okutman desteğinde üst düzey bir İngilizce eğitim programı verecek düzeydedir”.
Yani öğrenciler İngilizce’yi tam anlamıyla öğrenme fırsatı bulabiliyor.
Artan akademik olanakların kentin olanaklarıyla birleşmesi ise hem öğrencilere iş kapısı aralıyor mezuniyetlerinde…
Hem de Bursa ekonomisinin ihtiyacı olan vasıflı eleman ihtiyacı giderilmekte.
Sanayi ile olan işbirlikleri aynı zamanda yüksek katma değer ve inovasyon fırsatlarını da doğuruyor.
Kısacası gönül rahatlığı ile tercih listesine alabileceğiniz bir üniversite BTÜ.
Yani “toplumun beklentilerini karşılayan bilgi, teknoloji, sosyal ve sanatsal değerler üreten, araştırmacı üniversite” misyonu somut sonuçları ortaya koymaya başlamış!
Ve neticede BTÜ onuncu yaşında TÜBİTAK “2244 Sanayi Doktora Programı”nda 23 proje ile Türkiye birincisi olmayı başardı.
Bu başarının haklı gururunu yaşadıklarını vurgularan Rektör Karademir, TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali’nde elde ettikleri başarıların da altını çizdi.
“Döner Kanatlı İHA kategorisinde 2018 yılında Türkiye Birinciliği, 2019 yılında beşincilik elde eden öğrencilerimiz Gaziantep’te yapılacak TEKNOFEST 2020 yarışmalarına da 52 takımla başvurmuştur”.
Yenilikçi ve girişimci olma mottosunu kısa sürede hayata geçiren BTÜ, “Girişimci ve Yenilikçi Üniversite Endeksi” sıralamasında ilk 50’de yer almayı başararak eğitim ve teknoloji alanında gösterdiği başarıyı da tescil ettirmiş.
Ekim ayında iki büyük uluslararası kongreye ev sahipliği yapmaya hazırlanan BTÜ,
Sektörel Eğitim Programı olan BTÜ-SEP’le yani sınıf/laboratuvar dersleri dışında, ilgili sektörle ortak projelendirilmiş, birlikte yönetilen ve işyerinde uygulanan eğitim modeliyle de örnek bir performansa imza atıyor.
Peki öğrencilere ne faydası var bu modelin?
“BTÜ SEP modeli sayesinde üniversitemizi tercih eden öğrenciler sanayi ile daha erken iletişim tecrübesi kazanmış oluyorlar. Mezuniyetleri sonrası sektöre uyum süreçleri kısalmakta, istihdam olasılıkları artmaktadır”.
Bursa Teknik Üniversitesi, kafayı robatlara da takmış durumda!
Ve ‘herşeyi akıllı yapma sevdası’ üniversitenin tüm hücrelerini sarmış görünüyor.
YÖK tarafından “Robotlar ve Akıllı Sistemler” konusunda ihtisaslaşacak üniversite olarak seçilen BTÜ, BEBKA ve Bursatto işbirliğinde 11. Kalkınma Planı ve Milli Teknoloji Hamlesi ekseninde tasarlanıp yürütülen Seed Up İnovatif Girişimcilik Programı ile başarı çıtasını yükseltmiş.
“Bu programda eğitim alan ekip Ataköy Rotary Kulübü tarafından düzenlenen Örsçelik Balkan Yapay Zekâ Yarışması “Sağlık” kategorisinde “NeuroAnalyzer” başlıklı proje ile birincilik elde ederek 25 bin TL ödül almaya hak kazandılar”.
Üniversitenin pandemi ile imtihanına da değinelim kısaca.
“Kovid-19 salgını sonrası kendi bilgi işlem altyapısı ile kurduğu uzaktan eğitim sistemi ile örgün eğitimdeki yüksek kalite standardını internet ortamına taşıyan niversitemiz, doçentlik sınavlarını da video konferans yoluyla çevrimiçi gerçekleştirdi.
Ayrıca 27 Temmuz 11 Eylül 2020 tarihleri arasında uzaktan eğitim yoluyla yaz okulu eğitimi de verilecektir”.
Yaz seminerleri ile pandemiyi tüm yönleriyle masaya yatıracak olan BTÜ’nün geliştirdiği dokuma esaslı, yıkanabilir ve tekrar kullanılabilir bez maske kumaşı tüm testlerden başarı ile geçerek yaygın olarak bilinen N95 standardında bir koruma sağlamış durumda.
“BTÜ’de gerçekleştirilen inovasyon Dünya genelinde bez maske kavramının ortaya çıkışına da katkıda bulunurken bu yeni tip ürüne yönelik hem Avrupa hem de ülkemizde yeni standardizasyonlar geliştirildi”.
Neticede Ar-Ge çalışmalarına, bütçesinin yüzde 18,43’ünü aktarıp bu alanda Türkiye ikincisi olan BTÜ, Bursa’nın gururu olma yolunda.
Arif Karademir ve ekibi; yenilikçi üniversite kimliğinin hakkını vererek Bursa Teknik Üniversitesi’nin kentin lokomotifi olabileceğini de ortaya koymuş vaziyette.